Aralık 2020 Sonu Portföy Durumu

Herkese selamlar,

Her ne kadar 2020’nin son işlem günü yarın olsa da, yılbaşı gecesi olduğundan dolayı ay sonu raporunu bugünden paylaşmak istiyorum. Ciddi manada yatırıma başlayalı bu ay sonu itibariyle 30 ay oldu. Zaman su gibi akıp geçiyor. Azılı bir boğa piyasasının içinde olduğumuz şu günlerde iyimserlik dalgasından en karamsar ayılar bile nasibini almış durumda. Endekste 1600 hatta 1800’ler konuşulmaya başlandı.  Bu şartlar altında piyasaların son durumuna bakalım.

Geçen ayı %15 civarında bir yükselişle kapatan BIST100, bu ay da bir o kadar yükselerek 1283 puandan 1479 puana tırmandı. Twitter hesabını ilk açtığım günlerde eski hesapla 87000’ler civarında idik. O zamanlar piyasaya nasıl depresif bir hava hakimse şimdi de o kadar manik bir ortam var. Neye elinizi atsanız yükseliyor, günde %1-2’yi beğenmeyip hissem niye tavan olmadı diyen bir yatırımcı(!) topluluğu piyasalarda işlem yapıyor. Bu hava sadece Türkiye değil tüm dünyada var. Finansal piyasalara enjekte edilen neredeyse sınırsız miktarda likidite sayesinde hisse değerlemeleri de zirveye ulaşmış durumda. SP500 geçen yılı 3221 puandan kapatmıştı, şu anda ise 3742 puanda bulunuyor. Her ne kadar %16’lık yükseliş az gibi görünse de, Mart ayında endeksin 2300’lü puanları gördüğünü unutmamak gerekiyor. 

USDTRY geçtiğimiz yıl sonunda 5.95 lira idi, yıl içerisinde oldukça geniş bir aralıkta dans edip 8.35’lere kadar çıktığını görsek de yıl sonu itibariyle 7.36 seviyesinde bulunuyor. 1 yılda %23.7 yükseliş yaşamış. Gram altın ise 2019’u 291 liradan kapatmıştı, şu anda da 446 lirada bulunuyor. %53’lük yükseliş ile zirvede başı çekiyor.

Portföy durumuna gelecek olursak, bu yazı aynı zamanda bir yıl sonu kapanış yazısı olduğu için geçen yıl ile karşılaştırmalı rakamlara da yer vereceğim. Hisse senedi portföyüm geçen yılı 184 bin TL seviyesinde kapatmıştı, şimdi ise 820 bin TL değerinde. Ne fark ama değil mi? Evet ama hepsi kar değil ne yazık ki:) Keşke öyle olsaydı. Haziran ayında kira geliri elde ettiğim 1+1 evimi satıp portföye kademeli olarak eklemiştim. Hepsiyle olmasa da önemli bir kısmıyla hisse senedi alımı yaptım ve oldukça tatmin edici getiriler elde ettim. Şu anda neredeyse yüzde yüze yakın likit varlıklardayım ve bu beni oldukça rahat hissettiriyor. Gayrimenkul yatırımının da kendine göre avantajları olsa da kiracı derdi, bakım masrafları vb. gibi nedenlerle bana göre olmadığına karar verdim. Hisse senedi ve şirket araştırmasını, faaliyet raporu okumayı seviyorum ve finansal piyasalara daha fazla zaman ayırmaya devam edeceğim.

Güncel portföy durumu bu şekildedir. Bu ay VESBE’yi portföye ekledim. Böylece toplam hisse sayım 12’ye çıkmış oldu. Bir türlü 10 hissenin altına inemiyorum:) Daha fazla da açılmak istemiyorum fakat duruma bakacağız. Birçok hissede kar oranım %100’ün üzerine çıktı. Boğa piyasasının ve değerlemelerin yükselmesinin etkilerini görüyoruz. 

Eurobond tarafında geçen yılı tamamlarken 12 bin usd nominal değerde eurobonda sahiptim. 2020 sonunda ise eurobond portföyünü 25 bin usd seviyesine çıkarttım. Bu eurobondlardan elde ettiğim yıllık kupon miktarı da 845 usd’den 1848.75 usd’ye yükseldi. Ortalama eurobond kupon verimim %7.28 oldu. Yani hiçbir şey yapmadan her ay eurobondlardan 154 usd civarından bir nakit akışım var. Hiç fena değil bence, ne dersiniz?

Güncel pasif gelir ve portföy durumu bu şekildedir. Bu ay hisse senedi portföyü %23.68, toplam portföy ise %13.95 değer kazandı. Dolar bazında da rekor değer artışı ile %21.04 değer kazanan portföy 166.992 dolara ulaştı. Özellikle ay sonunda doların düşmesi ile dolar bazında kazanç daha da belirginleşti. Yıl başında yaptığım ve eylül ayında güncellediğim hesaplarda medyan 122 bin ve max 140 bin usd hedefim vardı. Bu hedeflerin ikisini de geçmiş oldum. 2021 sonu için hedefimi de 200 bin dolardan 250 bin dolara çıkartıyorum. Umarım doların Türk lirası karşısındaki zayıf seyri devam eder ve hedeflerime daha erken ulaşabilirim. 

 

Okuduğunuz için teşekkür ederim.