Herkese selamlar.
Bir ayın daha sonuna geldik. Finansal özgürlük amacıyla yatırıma başlayalı 74 ay, hedefime ulaşalı ise 11 ay olmuş. Önümüzdeki ay finansal özgürlüğümüzün ilk yıl dönümünü kutluyor olacağız. Zaman hızla akıp geçiyor. Geçen zamanı belki durduramayız fakat içinde bulunduğumuz anı en iyi şekilde değerlendirmek elimizde.
Ne demek mi istiyorum? Son zamanlarda oldukça fazla tarih ve felsefe okuyorum. İnsanın mutluluk arayışı, para, kişisel tatmin ve modern yaşam gibi konularda düşünmeye başladım. Bu kavramların hepsi birbirinden çok farklı gibi görünse de aslında bir denge içindeler. Son podcast bölümümüzde Fare Yarışı ve Modern Kölelikten bahsetmiştik. Neval Ravikant’ın Almanağını da okuduktan sonra kafamda bazı şeyler canlanmaya başladı.
Hayatta en önemli şeyin beden sağlığı, ikincisinin ruh sağlığı, üçüncüsünün ise dengeli bir sosyal yaşam olduğunu farkettim. Bu nedenle önce bedenimi daha sonra da ruhumu güçlendirmek için çalışıyorum. Bunların arkasından da insani ilişkiler ve aile geliyor. Bunları farklı bir sıraya da koyabilirsiniz fakat bir tanesi eksik olduğunda hayatınızı bir tatminsizlik içinde geçiriyorsunuz. Dikkat ederseniz para denklemde yok. Çünkü para mutluluğu ve tatmini satın alamaz, sadece ona erişmek için size uygun bir ortam sunar. Huzuru ve mutluluğu bizler arayıp bulmalıyız.
Fazla uzattığımın farkındayım o yüzden yavaş yavaş kişisel yaşamıma ve para konularına gelelim. Geçtiğimiz ay portföy durumu yazısı yazmamıştım. Borsanın düşmesinden kaynaklı moral bozukluğu nedeniyle değil tamamen para işlerinden uzakta olduğum için yazasım gelmedi. Bu süreçte biraz içe dönüp bol bol okumayı tercih ettim. Bir de sanırım sosyal medyada artık çok fazla portföy paylaşan olduğu için kişisel misyonumu tamamladığımı düşünmem. Finansal özgürlük yolculuğuna ve blog yazmaya başladığımda bunu yapan bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda kişiydik. Şimdiyse onlarca farklı hesap her ay kendi yolculuklarını paylaşıyorlar. Finansal okuryazarlığın ve bilincin bu kadar gelişmiş olmasına o kadar çok seviniyorum ki. Tabi hala gidecek çok yolumuz var fakat kişisel finans konusunda FinX olarak oldukça iyi bir yol kat ettiğimizi düşünüyorum.
Global tarafta bu ay FED beklentilere uygun şekilde faizi değiştirmezken ECB faiz indirimlerine başladı. ABD’de güncel enflasyon %2.9 iken Euro bölgesinde %2.2 civarında. Euro/usd kuru bu gelişmelerle güçlenerek 1.1 seviyesinin üzerine çıktı. Bu, tabiki Avrupaya ihracat yapan şirketlerimiz için olumlu. Bu yıl içerisinde FED’in 2 faiz indirimine gitmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Ülkemizde ise TCMB şahin duruşunu sürdürüyor. Bu ay da faiz %50 seviyesinde tutulurken, ay içinde ilave sıkılaşma tedbirleriyle mevduat faizlerinin düşmesine müsade edilmiyor. İlk faiz indirimi kasım ayında beklense de bu indirimin sembolik olacağı ve sıkılaşmanın faiz indirim sürecinde de süreceği her fırsatta dile getiriliyor. Bu, tabiki borsa için negatif bir durum. Aslında son 2 aya kadar bu durumu pek umursamıyor gibiydik fakat gerçeklerle biraz acı da olsa yüzleşmeyi başardık. Beklenenden kötü gelen 2. çeyrek bilançoları ve reel sektördeki daralma para piyasasının görevini yaptığına işaret ediyor. Üst üste 2 çeyrek daralmanın ardından teknik resesyona girdik fakat hala yıllık büyümemiz pozitif olduğu için resmen resesyondayız diyemiyoruz. 2024’ün %2-3 arasın bir büyümeyle kapanması bekleniyor.
Hemen enseyi karartmamak lazım tabi. Borsa bildiğiniz gibi sürekli olarak geleceği fiyatlamaya meyillidir. Şu anda kötü bilançolar görüyor olabiliriz fakat bu geçmişin bir resmi artık. Zaten enflasyon muhasebesi nedeniyle geç gelen bir bilanço dönemi geçirdik. Bu nedenle de bilanço fiyatlamaları 3. çeyreğe kaldı. Artık 4. çeyrekten itibaren faiz indirimleri sonucu öne çıkması beklenen şirketlerin fiyatlanmaya başlayacağını düşünüyorum. Bu süreçte kendi portföyümde de birkaç ufak değişiklik yaptım.
Ağustos ayında Alarko hisselerimin tamamını satarak Türk Traktör aldım. Sektörün kötü gittiği ve traktör satışlarının istenen seviyede olmadığı bir gerçek. Burada ana yatırım tezim en kötünün fiyatlara yansımış olabileceği ve faiz indirim döngüsüyle birlikte tekrar traktör talebinde yaşanması muhtemel artış. Pozisyonum uzun vadeli olup en azından 1-2 çeyrek bu fiyatlarda kalması riskini göze alıyorum.
Güncel hisse senedi portföyüm bu şekildedir. Portföyün en yüksek payı İş Yatırım Menkul Değerler olmaya devam ediyor. Yaz dönemi olmasının da etkisiyle hacimler zayıf. Son çeyrekten itibaren yabancının da gelmesiyle hacim artışı bekliyorum. O zamana kadar diğer hisselerin biraz destek çıkması gerekecek.
Eurobond tarafında bu ay hiçbir değişiklik yapmadım. CDS yatay seyretmeye devam ediyor. Bu ay toplamda 232 $ kupon ödemesi aldım.
ABD tarafında bu ay eurobond kuponlarıyla az miktarda $VOO eklemesi yaptım. SP500 zirvelerde gezinmeye devam ediyor. Resesyon fiyatlaması pek yok gibi.
Toparlayacak olursam,
Son 2 ayda portföy TL bazında %5.69, $ bazında ise %9.28 değer kaybetti. BIST 100’ün %7.65 düştüğü 2 ayda eurobond ve ABD yatırımları portföyü az da olsa korudu. F.Ö. oranımız ise %113’e geriledi. 2024 son çeyreğinde hem ABD’de hem de yerelde faiz indirimlerinin başlamasıyla özellikle geri kalan sanayi şirketlerinin hareketleneceğini düşünüyorum. Şu anda yüksek faizler reel sektörü etkiliyor ve bilançolar enflasyon muhasebesinin de etkisiyle hiç iç açıcı değil. Fakat borsanın geleceği fiyatladığını da unutmamak gerekiyor. Tüm finansal özgürlük yolcularına bol kazançlı bir yıl dilerim.
Bay Tutumlu
Teşekkürler paylaşımınız için.
Finansal özgürlük yolunda başarılı olmanız bizim gibi yeni başlayanlar için motivasyon oluyor. Motivasyonumun düştüğü anlarda yazıalrınızı okuyarak güç kazanıyorum. Artık biliyorum ki borsada kötü günler olsa da uzun vade de iyi şeyler oluyor. İyi yönetilen, batmayacak kadar güçlü, mümkünse temettü ödeyen, ihracat yapan, özsermaye karlılığı yüksek, serktöründe öncü değişik sektörlerden hisselermi seçerek uzun vade bekleme pozisyonuna geçtim. Hikaye değişmediği sürece hisslerimi satmayacağım. Çünkü hisselermi iyi analiz ederek iyi araştırarak seçtim.
Portföyün neredeyse tamamını borsada tutmuşsunuz. Öyle sepet mi olur? Altın, gümüş, kriptolar, döviz, tl mevduat nerede? Yok. Hisse senetlerinde sektörel çeşitlilik var, tamam. Ama portföy çeşitliliği olmuyor bu.